| Alerjik hastalıkların görülme sıklığı artıyor!
Masum Bir Hapşırık mı? Sessiz Bir Tehdit mi? Alerjik Hastalıklara Karşı 6 Tesirli Önlem
Öksürük, boğazda gıcık hissi, hırıltılı teneffüs, nefes darlığı, burun tıkanıklığı, gözlerde kızarıklık ve hapşırık üzere belirtilerle kendini gösteren alerjik hastalıklar ülkemizde son yıllarda giderek yaygınlaşıyor. Lakin ne yazık ki çoğunlukla ortak belirtilere sahip olan üst teneffüs yolu enfeksiyonları, akut bronşit ve mevsimsel grip üzere sık görülen hastalıklarla karışabildiğinden teşhis konulması uzun zaman alabiliyor. Acıbadem Ataşehir Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. İlim Irmak, çoğu hastanın bu belirtileri hafife alıp, geçmesini beklediği için doktora başvurmayı geciktirdiğini belirterek “Ülkemizde alerjik hastalıkların görülme sıklığı giderek artıyor. Astım hastalarının yaygınlığı yüzde 5-10 civarındayken, alerjik rinit yüzde 20’lere ulaşıyor. Geç teşhis yahut yanlış teşhis nedeniyle hastalar yıllarca yanlışsız tedaviyi alamıyor hatta tedavisiz kalabiliyor. O denli ki birden fazla kere hastalar şikayetlerinin alerjen maruziyetinden olduğunu dahi bilmiyor. Tedavisiz kalan alerjik hastalıklar ise teneffüs yollarında geri dönüşümsüz hasara, havayolu daralmasına ve ilerleyici teneffüs yetmezliğine yol açıyor” diyor. Meğer alerjik teneffüs yolları ve alerjik akciğer hastalıklarının erken teşhis ve hakikat tedavi ile denetim altına alınabileceğini vurgulayan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. İlim Irmak, yaşam kalitesini büyük ölçüde düşüren hatta ömrü tehdit edebilen alerjik hastalıklara karşı alınabilecek 6 tesirli tedbiri anlattı, kıymetli ikazlar ve tekliflerde bulundu.
Polen, konut tozu ve küf mantarı üzere yaygın alerjenlerden korunarak semptomları azaltmak mümkün. Doç. Dr. İlim Irmak “Bu hususta her vakit hastalarıma söylediğim bir sıhhat mottom var: Genetik yatkınlık olmasa da hayat uzunluğu kendimizi maruz bıraktığımız şeylere nazaran karşılaşacağımız hastalıkları aslında biz belirliyoruz. Bu etkenlerin başında da sigara dumanı, hava kirliliği, mesleksel maruziyetler (fırıncılık, pastacılık, hayvan laboratuarlarında çalışma, veterinerlik, deterjan sanayisi vb.), kedi, köpek vb. hayvan epiteli, viral enfeksiyonlar ve gerilim üzere faktörler rol oynuyor. Bu nedenle sizi rahatsız eden alerjenleri tespit ederek bu alerjenlerden korunmak gerekir” diyor.
Hayvan sahiplenen şahısların sempatik dostlarını yatak odalarına almamaları/ birlikte yatmamaları, temas ettikleri kıyafetlerle güne devam etmemeleri ve bu kıyafetlerle yatağa yatmamaları, sık duş almaları, sık kıyafet değiştirmeleri, parfüm, deterjan ve yemek kokularına maruz kalmamaları ve gerektiğinde okyanus suyu, serum fizyolojik üzere uygun malzemelerle nazal yıkamalar yapmaları yararlıdır.
Alerjik hastalıkların çevresel maruziyetler nedeniyle sonradan da gelişebildiğini, bunu bilerek gereken tedbirleri almak gerektiğini belirten Doç. Dr. İlim Irmak, alerjik etkenlerin en değerlilerinden birinin sigara ve hava kirliliği olduğunu vurgulayarak “Sigara ve hava kirliliğine maruziyet teneffüs yollarında inflamasyona ve alerjenlere daha da hassas hale gelinmesine yol açar, hastalık şiddetini artırabilir. Unutmayın; nedene yönelik tedbirler alınmadığı sürece ilaç tedavileri yetersiz kalacaktır. Buna verilebilecek en düzgün örnek; kişinin sigara içmeye devam ederek astım ilaçları ile tedavi başarısı talihini azalttığı gerçeğidir” diyor.
Halı, kilim üzere mesken tozu akarlarına kaynak oluşturabilecek eşyaları azaltmak ve açıkta değil kapalı dolapta tutmak, hava filtreleri ve hava temizleme aygıtı kullanmak, nizamlı paklık yapmak ve bulunulan ortamı sık sık havalandırmak alerjen yükünü azaltarak belirtileri hafifletebilir.
Alerjik hastalıkların beslenme sistemi ile de yakından bağlı olduğunu fakat bunun toplumda çoğunlukla bilinmediğini vurgulayan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. İlim Irmak “Yapılan çalışmalar; tüketilen kimi besinlerin bedende inflamasyona neden olarak alerjik hastalıklara taban hazırladığını ve atakları tetiklediğini göstermektedir. Bu nedenle bu besinlerin farkına vararak uzak durmak kıymetlidir. Akdeniz tipi beslenme ve antioksidanlar bağışıklık sistemini güçlendirerek alerjik inflamasyonu azaltmaya takviye olduğundan ötürü sağlıklı ve istikrarlı beslenmeye ihtimam göstermek gerekir” diyor.
Akciğer kapasitesini artıran idmanlar ve hakikat nefes alma teknikleri ile gerilimi direktörün yollarını öğrenerek uygulamak alerjik teneffüs yolu hastalıkları ve alerjik akciğer hastalıklarının semptomlarını hafifletmede değerli rol oynar. Haftada en az üç gün, birer saat nizamlı yürüyüş yapmak da bağışıklık sistemini güçlendirerek alerjenlere karşı bedenin daha dirençli olmasına katkı sağlar. Ayrıyeten akciğer kapasitesini artırır ve daha verimli çalışmasına dayanak olur. Gerilim alerjik tepkileri tetiklediğinden ötürü nizamlı yürüyüş sayesinde bu semptomların da denetim altına alınması sağlanır.
|
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı